OSTEOPOROZ (KEMİK ERİMESİ) NEDİR?
Osteoporoz vücüdumuzdaki kemiklerin sertliklerinin azalıp kalitelerinin bozulması sonucunda daha zayıf ve kırılabilir hale gelmeleri ile ortaya çıkan ve tüm iskelet sistemimizi etkileyen sistemik bir hastalıktır. Osteoroporoz,
ortalama yaşam süresinin uzaması ve yaşlı nüfusun artmasıyla günümüzde en sık görülen hastalıklardan biri haline gelmiştir. Yapılan çalışmalar 50 yaş üzeri her 3 kadından birinin, her 5 erkekten birinin hayatının herhangi bir döneminde osteoporoza bağlı kemik kırıkları yaşayacağını göstermiştir.
Osteoporoz tedavisinin en iyi yolu osteoporozdan korunmaktır. Daha uygun bir deyimle erken yaşlarda osteoporozu önleyici tedbirlerin (kalsiyumdan zengin süt, peynir, yoğurt, kefir vb. besinleri fazla almak ve düzenli egzersiz yapmak) alınmasıdır.
OSTEOPOROZ NEDEN ÖNEMLİDİR?
Osteoporoz çok önemli bir hastalıktır çünkü;
1- En sık görülen kemik hastalığı olarak kabul edilmektedir.
2- Uzayan yaşam süresine bağlı olarak dünya nüfusunun yaşlanması osteoporoza bağlı kırıkların görülme oranında artışa neden olmuştur.
3- Osteoporoz önlenebilir, tedavi edilebilir bir hastalıktır.
4- Osteoporoz nedeniyle yapılan bir araştırmada ABD'de yılda 1.5 milyon kırık meydana gelmektedir. Bunlardan 300 bini kalça kırığı, 700 bini omurga kırığı, 250 bini el bileği kırıkları, 300 bini de diğer kemik kırıklarından oluşmaktadır.
5- Kalça kırığı olanların yaklaşık yüzde 20'si ilk 1 yıl içerisinde hayatını kaybetmektedir, yüzde 30'undan fazlası da sakat kalmaktadır.
OSTEOPOROZ NEDEN OLUR?
Kemik içinde bulunan maddeler kemiğin bulunduğu yere göre değişmekle birlikte yüzde 30-35 organik maddeler yüzde 65-70 de inorganik maddelerden (minareller) oluşmuştur.
Kemik devamlı yenilenen dinamik bir dokudur. Normal şartlar altında kemikte yapım ve yıkım olayı yaşam boyu devam eder. Erişkin döneme kadar (30-35 yaş) kemik yapımı yıkımından fazladır. Bu yaştan sonra kemik yıkımı artar kemik yapımı azalır ve osteoporoz başlar. Kemik yoğunluğundaki azalma yaş ırk ve cinse göre değişmektedir. Erkeklerde kemik yoğunluğu kadınlardan fazladır, ancak her iki cinste de 40-50 yaştan sonra kemik kayıbı başlar. Menopozdan sonra kadınlarda ostorejen hormonunun azalmasına bağlı olarak osteoporozda artma görünür.
OSTEOPOROZDA RİSK FAKTÖRLERİ NELERDİR?
1- Cinsiyet: Kadınlarda osteoporoz erkeklere göre daha fazla görülür.
2- Yaş: Osteoporoz genellikle ileri yaşta başlar, kadınlarda ise en çok menopoz sonrasında görülür.
3- Fiziksel Aktivite (Egzersiz): Yapılan çalışmalar fiziksel aktivitenin yani egzersiz yapmanın özellikle günde yarım saat yürüyüş yapmanın kemik kütlesinin gelişmesinde olumlu etkileri olduğu görülmüştür. Uzun süreli hareketsiz kalan kişilerde osteoporoz riski artar. Bu nedenle osteoporozdan korunmak için kemik ve kasları çalıştıran düzenli egzersiz yapmak gerekir.
4- Irk: Asyalılar osteoproza daha meyillidir.
5- Sigara içmek: Sigara içiminin osteoporoz için bir risk faktörü olduğu yapılan araştırmalar ile kanıtlanmıştır.
6- Alkol kullanımı.
7- Beslenme: Kemik yıkımını artıran yiyeceklerin (aşırı kafein, şeker ve tuz gibi) aşırı kullanımı kemik yıkımını artırır. Kemik gelişimi için gerekli olan kalsiyum, fosfor, D vitamini, K vitamini, magnezyum, B6 vitamini, çinko gibi besinlerin günlük yeteri miktarda alınması gerekmektedir.
8- Hormonal etkiler.
9- Gebelik.
10- İlaçlar: Aşırı kortizon kullanımı, bazı ilaçlar osteoporozu artırmaktadır.
11- Kalıtım (Genetik): Ailesinde osteoporoz olan ve kalça kırığı tespit edilen kişilerde osteoporoz gelişme riski yüksektir.
OSTEOPOROZDA KLİNİK BULGULAR NELERDİR?
Osteoporoz başlangıçta fazla bir belirti vermez kemik kaybı yüzde 30'a ulaşınca hastalarda sırt, bel, kalça ağrıları ortaya çıkar. Birkaç yıl sonra omurga kırıkları gelişen hastalarda boyda kısalma, sırtta kamburlaşma meydana gelir. En ciddi belirtisi de osteoporoza bağlı kalça kırıklarıdır.
OSTEOPOROZUN TANISI NASIL KONUR?
Osteoporozun tanısı dikkatli bir öykü ve fizik muayenesinden sonra günümüz koşullarında en sık olarak halkın kemik ölçümü dediği, kemik mineral yoğunluğu (BMD) ölçümü ile yapılmaktadır. Bunun dışında daha ileri tetkikler de vardır.
OSTEOPOROZUN KORUNMA YOLLARI VE TEDAVİSİ
Osteoporoz yaygın, sık görülen ve sakat bırakabilen bir hastalıktır. Tedavisi de ülkemiz ekonomisine önemli bir yük getirmektedir, bundan dolayı osteoporozun önlenmesi ve osteoporozdan korunmak önem taşımaktadır. Bu nedenle özellikle değiştirelebilir risk faktörlerini ortadan kaldırmak gerekir. Bunun için;
1- Diyet: Kalsiyum ve D vitaminden zengin gıdalar (süt, peynir, yoğurt vb.) ile çocukluktan itibaren düzenli beslenmek.
2- D vitamini kaynağı olan güneşten yararlanmak.
3- Sigara, alkol, aşırı kafeinli içerikler (kahve, kola) tüketmemek.
4- Düşmenin önlenmesi için ev ortamını buna göre düzenlemek.
5- Yaşam tarzını değiştirmek fiziksel aktiviteyi artırmak. Her gün düzenli olarak egzersiz yapmak örneğin haftada 3-4 kez 30-45 dakikalık düzenli yürüyüşler aerobik, jogging ve düşük dirençli egzersizler yapılmalıdır. Kronik sırt ağrısı olan kişilerde sırt germe egzersizleri ile karın kasları güçlendirme egzersizleri ile postür egzersizleri önem taşır.
OSTEOPOROZDA İLAÇ TEDAVİSİ
Akut ağrı durumlarda kısa süreli yatak istirahati ve ağrı kesiciler kullanılır. Günlük yeterli miktarda kalsiyum ve D vitamini (1500 mg kalsiyum ve 800 ünite D vitamini alınmalıdır.) Günde bir bardak süt, iki kase yoğurt günlük kalsiyum ve D vitamini desteği sağlar. Bunun yanında kemik yoğunluğu düşük kişilerde bunu önleyici ilaçlar verilir.