Özel Tınaztepe Hastanesi Üroloji Bölümü’nden Prof. Dr. Gürhan Günaydın, her prostat büyümesinin kanser olmadığını, ancak prostat kanserinden korunmak için özellikle de 50 yaş ve üzeri erkeklerin hiçbir yakınmaları olmasa da yıllık kontrollerini yaptırmalarının erken tanıya ulaşmadaki büyük önemine dikkat çekti. 
Prostat büyümesinin bir hastalık olmadığını ve her erkekte görülen doğal bir süreç olduğunun altını çizen Dr. Günaydın, her prostat büyümesinin kanser olmadığını, fakat iyi huylu prostat büyümesinin de mutlaka takip edilmesi gerektiğini belirtti. Dr. Günaydın, “Prostatta takip ve dikkat edilmesi gereken en önemli hastalık kanser” dedi. Prostata ait doğumsal anomalilerin çok sık görülmediğini belirten Dr. Günaydın, prostatta sık görülen hastalıkların infeksiyonlar, büyüme ve kanser olduğunu söyledi. Dr. Günaydın, “Prostat hastalıkları, genellikle idrar yapma yakınmaları ile birlikte seyreder” diyerek şu ifadede bulundu: “İlaç tedavisine yanıt vermeyen hastalarla, böbrek fonksiyonlarını bozacak sorunlar oluşturan, prostat kaynaklı şiddetli kanaması olan, prostatın kitlesine bağlı olarak idrar yapamayan hastalarda ameliyat gereklidir. Ameliyat; kapalı (TURP), açık yöntemle gerçekleştirilebilir. Buradaki kararı, prostatın büyüklüğü belirler. Uygun hastalarda, lazer tedavisi de alternatif olabilir.”

DÜZENLİ KONTROL ŞART 
Diğer prostat hastalıklarının yaşam kalitesini bozan yakınmalara neden olsa da yaşamsal sorun yaratmadığının altını çizen Dr. Günaydın, hemen hemen her hastalıkta olduğu gibi prostat kanserinde de erken tanının hayati önem taşıdığını vurguladı. Türkiye çalışmalarında prostat kanseri sıklığının azımsanmayacak bir yere sahip olduğunu da hatırlatan Dr. Günaydın, “Prostat kanseri, yakınmalara neden olabileceği gibi hastanın hiçbir yakınması olmayabilir de. Çünkü prostat kanserlerinin büyük yüzdesi prostatın idrar yoluna uzak bölgesinden köken alır ve idrar yoluna baskı oluşturmadığı için yakınmaya neden olmaz. Bu gerekçe ile de, 50 yaş üzerindeki tüm erkeklerin yıllık prostat kontrolünü yaptırmaları şarttır. Ailelerinde,  birinci derece kan akrabalarında prostat kanseri öyküsü olan erkekler ise kontrollerine 40 yaşından sonra başlamalıdır.”